27 Mayıs 2018 Pazar

Materyal Tanıtım Videosu

1. tanıtım videosu


2. video
boyutu fazla olduğu için biraz küçülmek durumunda kaldım. dolayısıyla görüntü kalitesi baya düştü fakat sesli anlatımla kolayca anlayabilirsiniz.

3. video


4. video


5. video



Yayınlamış olduğumuz 5 video ile materyalimiz tanıtılmış olup nasıl işlediğide anlatılmıştır. Çok değerli hocalarımın iyi günlerde kullanması dileğiyle.

24 Mayıs 2018 Perşembe

Taşıtlar Kitabı Materyal

Taşıtların (Kara,hava,deniz,demir) anlatımı için 3 boyutlu yapılmış olan materyalimiz. Bu materyali teknolojik ortamda çocuklarla paylaşımı.




Bilgisayar ortamındaki hali






Uygulanışı



Sol Ayağım Kitap İncelemesi


Sol ayağım kitabı, sosyal bilgiler öğretmeni olarak ve  bir özel eğitim öğretmeni adayı olarak okumaktan büyük keyif aldığım bir kitap oldu. Bu kitabı tüm meslektaşlarımın okumasını tavsiye ederim. Hatta bu kitabı sadece meslektaşlarımın değil bütün herkesin okumasını bununla birlikte ortaokul çağında olan tüm öğrencilerin Türkçe derslerinde zorunlu okutulmasını isterim. Kitap engelli bir bireyin çocukluğundan başlayıp ergenliğine kadar olan yaşamı anlatmaktadır. Sosyal çevrenin çocuğun üzerinde olan etkisinin ne kadar önemli olduğunu bizlere göstermektedir. Engelli bireyleri tanıdıkça onlara karşı nasıl davranmamız gerektiğini bizlere anlatmakla birlikte bizlerle onların arasında büyük bir empati bağı kurmaktadır. İşte bu sebeptendir ki bu kitabı, özellikle okul çağında olan ve engelli yaşıtlarına nasıl davranılması gerektiğinin farkında olmayan tüm çocuklara okutmamız gerekmektedir. Böylece engelli bireyler için daha yaşanılası bir yaşam alanının temellerini atmış olacağımıza inanmaktayım.



 Günümüzde sosyal yapılara baktığımız zaman evrensel tasarım ilkelerinden çok uzakta olan bir çevreyle karşılaşmaktayız. Bunun birçok sebebi olmakla birlikte bunların başında gelen empati eksikliğidir. Mustafa Kemal Atatürk’ün  ‘Gelecek gençlerin, gençler ise öğretmenlerin eseridir.’  sözünden yola çıkarak. Geleceğimizin mimarı olan gençlerimize bu duyguyu kazandırdığımızda, gelecek çok daha güzel gelecek demek insanı mutlu etmektedir.



            Sol ayağım kitabının baş kahramanı olan Christy Brown’un tam olarak engel durumu bizlere anlatılmamaktadır. Romanda anlatılana göre doğum öncesi veya doğum esnasında oluşan bireyin vücut kaslarını kontrol edememesinden bahseder. Bu durumda bireyin engel durumunun cerabrel palse olduğunu ortaya çıkarmaktadır. Christy  vücudunun kaslarından sadece sol ayağını kontrol edebilmektedir. Kitabın belkide beni en çok etkikeyen yanı annesinin hiçbir zaman umudunu kaybetmeden Christy’in yanında olması ve onun düzeleceğine dair olan inancıdır. Bu rahatsızlığı yenmek için ona olan sosyal desteği esirgemeden yanında olmasıdır. Eğitim önce evde başlar sözünün bizlere ne demek olduğunu somut bir örnekle annesi göstermiştir. Ailesinden ve çevresinden ne kadar olumlu destek alırsa alsın. Engel durumunu farketmesi ve kendi iç dünyasına çekilmeside kaçınılmaz olmuştur. İnsanlarla iletişim kuramaması, duygu ve düşüncelerini insanlara aktaramamasıda bu durumda etkili olmuştur. Fakat bu durumun üstesinden gelmek dünyaya kendisini anlatabilmek için farklı yollar aramaktan bıkmamıştır. Bu zaman diliminde yaşamış olduğu duygu değişimlerini net bir dille ifade etmiştir. Aynı dönemde  tedavi yöntemlerinin ortaya çıkmasıyla birlikte kahramanımız bir tedavi sürecine girmiş ve bu yolda büyük bir başarı izlemiştir. Tedaviye olumlu sonuç veren Christy diğer insanlar gibi olmasa da artık ayakta durabiliyor, ve insanlarla konuşarak iletişime geçebiliyor. Bu durumda kahramanımız üzerindeki ‘kendisini diğer bireylere ifade edebilmenin’ vermiş olduğu bir rahatlamayla öykü bitiyor.



                        Bu kitaptan çıkarılabilecek konu başlıkları:



            Bu kitap engelli bireylerin farklı bir gözle bakılmaması, onlarada normal gelişim gösteren bireyler gibi davranılması gerektiğini bizlere aktarmaktadır. Bizim farklı bakışlarımızda kendilerini toplumdan soyutlamaya başlayan bireyler ilerleyen süreçte ruhsal bunalımla birlikte gelen intihar düşüncelerine kapılmamaları elden bile değildir.

            Engelli bireyler için sosyal destek onları hayatta tutan can damarlarıdan biridir.

            Onlarında sosyalleşmesi için farklı ortamlara girmeleri gerekmekte fakat bu ortamlar onlara göre tasarlanmadığı için sorunlar yaşamaktadırlar.

            Kendi başlarına bağımsız hareket yapabiliyor olmak hem aileleri için hemde kendileri için mutluluk kaynağı olmaktadır. Bu yüzden bağımsız hareket için aletlere ihtiyaç duymaktadırlar.

           



            Bu konu başlıklarıyla birlikte engelliler için engelsiz günlerimiz olsun, onlardan önce bu engelleri biz ortadan kaldıralım. Zor olan hayatlarına öncelikle bizler el atalım.

Lorenzo'nun Yağı(Lorenzo's Oil) Film İncelemesi





Lorenzo'nun Yağı 1992 yapımı bir dram filmi olup, George Miller tarafından yönetilmiştir. Yaşanmış bir öyküden alınan film; Augusto Odone ve Michaela Odone adlı anne babanın, amansız bir hastalık olan ADL'ye (adrenolökodistrofi) yakalanan oğulları Lorenzo Odone'yi ölümden kurtarma çabalarını anlatır. Tıp konusunda hiçbir eğitimleri olmayan Lorenzo'nun anne ve babası, çocuklarına ADL hastalığı teşhisi konması ve iki - üç yıl ömür biçildiğini öğrenmeleri sonucunda, bu hastalığa karşı bir mücadeleye girişirler.

 Felç, körlük ve konuşamama ile başlayan hastalığın ölümle sonuçlanması kaçınılmazdır. Baba Augusto, sabahlara kadar kütüphanelerde, hastalıkla ilgili bulduğu makaleleri okuyarak bilgi edinmeye çalışır. Bu araştırma sonunda beyindeki zararın kandaki tehlikeli yağ asitlerinden kaynaklandığını keşfeder. Bu yağ asitlerini yok etmektedir. Bu konuyla ilgili tüm uzmanları toplayarak bir panel düzenler. Tıp profesörlerinin bulamadığı sonuca, erişmiş olması ilgi çeker ve destek bulur. Bir yıldan az bir sürede eşi Michaela'nın da yardımlarıyla hastalığa çözüm bularak Lorenzo'yu ölümden kurtarır. Karı-kocanın verdikleri mücadele, kararlılığın öyküsünü anlatıyor. Nick Nolte ve Susan Sarandon'un güçlü oyunculuklarına, Peter Ustinov gibi usta bir isim eşlik ediyor.

Bir özel eğitim öğretmeni gözünden değerlendirildiğinde, en önemli nokta ailenin yaşadığı psikolojik durum ve savaştır. Burada hem ebeveyn beklentilerine karşı hem de çocuklarının hastalığıyla verdikleri savaş göz önüne çıkmaktadır. Ailelerin çocuklarının engelli olduklarını öğrendikleri (doğumdan önce- sonra, farklı etkenler sebepleriyle) anda birçok aşamadan geçmekte ve bu durumu kabul etmekte oldukça zorlanmakta , adeta bir yıkım yaşamaktadırlar. Lorenzo’nun sonradan engelli olması çocuklarına karşı beklenti içinde yaşayan ailenin, hayal kırıklığı yaşamasına neden olmuştur.  Fakat aile burada şok, inkar aşamalarını çabuk geçerek kabul aşamasına gelmiş ve çocuklarının ileriki yaşamlarında daha rahat edebilmesi için tıbbi bir başarıya imza atarak emsal olmuşlardır. Buradaki emsal ailelerin isterlerse 2-3 yıl ömür biçilen bir çocuğa 30 yaşına kadar yaşamasını sağlayacak kadar ömür sunabilmeleri için umut olmalarıdır. Üstelik hastalık ilerlemeden.. Aslında tıbbi hiçbir başarısı olmayan ailenin çocuklarındaki felç, körlük gibi bedensel bozuklukların rehabilite edilebilmeleri adına verdikleri bu savaş dünyada büyük yankı getirmeye yetmiştir. Burada ikinci değinilecek şey Lorenzo’da meydana gelen çoklu bozuklukların gelişimsel geriliğe neden olmasıdır. Lorenzo gibi bireylerde, çok engellilik zekayı ve soyut düşünmeyi ciddi derecede engellemekte ve eğitimleri de o denli farklı desenlenmektedir. Yürüyememesi, konuşamaması onu aynı zamanda sosyal olarak ta çok fazla etkilemektedir. Bu açıdan bakıldığında, Lorenzo ailesi sayesinde gelişimsel olarak en iyi işlevsel seviyelere gelebilmiştir.


Animasyon- Okul kuralları

Bu animasyonumuzla çocukların okul sınırları içinde nasıl davranması gerektiği anlatılmıştır. Bu animasyon sayesinde çocuklar okulda nasıl davranması gerektiğini daha kolay anlayacaklardır.